Gıdalar insanlarda çeşitli reaksiyonlara sebep olabilirler. Bu reaksiyonlar içerisinde en sık görülenler alerjik reaksiyonlardır. Gıda alerjileri bebeklikten yaşlılığa kadar her yaştan insanda görülebilir. Gıda alerjisinin şiddeti kişiden kişiye değişebilir. Reaksiyonlar fark edilemeyecek kadar hafif veya ölümcül derecede ciddi olabilir.
Bazı gıdalar kişilerin intoleransına bağlı alerjik reaksiyonlara sebep olurken, bazı gıdalar doğaları gereği alerjen olabilirler. Bu tarz gıdaların alerjileri yine kişilerin tolerans seviyelerine bağlı olarak farklı şiddette belirtiler gösterirler.
Gıda alerjileri her yaşta görülebilmekle birlikte, en çok bebekleri ve çocukları etkilerler. Doğum sonrası erken dönemde tam olarak gelişmemiş olan sindirim ve savunma sistemi, özellikle bebekleri alerjilere karşı daha duyarlı hale getirir.
İlk yaşlarda inek sütü alerjileri sık görülmekle birlikte, yumurta, fındık, yer fıstığı, balık gibi gıdalar bebekler için risklidir. Bu gıdalardan yer fıstığı ve balık alerjisi ilerleyen yaşlarda da devamlılık gösterebilmekle birlikte, diğer gıda alerjileri genellikle yaşın büyümesi ile birlikte ortadan kalkar.
Bebeğin katı gıdalar yemeye başlaması anne ve baba için özellikle 6. Aydan itibaren, gelişim için gerekli bir durumdur. Bebeğin artık anne sütü ile birlikte, farklı besinlere de ihtiyacı vardır.. Anne ve babaların bu noktada hangi gıdaların besin alerjisine neden olduğunu bilmesi gerekmektedir. Anne ve babalar bebeğe katı gıda vermeye başladıklarında acele davranmamalı ve bebeği farklı gıdalar ile teker teker tanıştırmalıdırlar. Aynı anda birden fazla katı gıda ile beslenen bebekte alerji oluşması halinde, hangi gıdanın alerjiye neden olduğunu anlamak güçleşebilir.
Bebeklerde gıda alerjisi görülme oranı %5’tir; yani her 20 bebekten biri alerjik bünyeye sahiptir. Bu oran küçük gibi görülmekle birlikte, bebeklerin ne kadar avunmasız oldukları düşünüldüğünde, önemli bir orandır.
Alerjik tepkiler bebeklerin ilk 6-12 aylarında kendini göstermektedir.Pek çok bebkte alerjik belirtiler deride kızarıklık, kuruma ve hassasiyet gibi belirtiler ile karakterize olan egzema şeklinde kendini gösterir. Anne sütü ile beslenen bebeklerde, annenin yemiş oladuğu gıdalar içerisinde bebeğe alerji yaabilecek olanlar varsa, bu alerjenler süt yoluyla bebeğe geçebilir. Bu tarz alerjilerde, egzemaların daha hafif oluştuğu bildirilmiştir. Egzema dışında, özellikle ciddi bebek alerjilerinde, gıda alımından birkaç dakika sonra ağızda köpürme, kızarıklık, ürtiker oluşumlar görülebilir. Aynı zamanda gözlerde şişme, burun akıntısı gibi semptomlar da görülebilir. Çok ciddi alerji vakalarında dokusal şişlik görülebildiği gibi, bu şişliğin bebeğin solunum yoluna da yayılması sonucunda, nefes alamama, astım krizi gibi ölümcül olabilecek sonuçlar da ortaya çıkabilir.
Bebeklere verilen her yeni gıda ile birlikte alerjik reaksiyonlar kontrol edilmelidir. Bebeklerde alerjiye neden olabilecek 160’a yakın gıda bulunmaktadır; fakat alerji vakalarının %90’ında özellikle 8 gıda öne çıkmaktadır. Bunlar süt, yumurta, fıstık, balık, soya fasulyesi, ağaç yemişi, kabuklu deniz ürünleri, buğdaydır.
Bebeklik döneminde ortaya çıkan alerjiler hayat boyu devam edebileceği gibi, sadece bebeklik dönemine özgü olarak da kalabilir ve çocuk yaş almaya devam ettikçe, alerji de görülmez olur. Her iki durumda da, alerjik tepkiler sürdüğü müddetçe, riskli gıdaların tüketiminden ve hatta temasından kaçınmak doğru olacaktır. Alerjik tepkileri ciddi olan veya alerji problemi uzun süren bebek ve çocuklar için uygulanabilecek alerji testleri yaptırılmalı ve beslenme programı bu testin ve hekimin vereceği tavsiyelerin doğrultusunda hazırlanmalıdır.
Ortamdaki organik kirliliği tespit etmek için Clean Test ürünümüzü rahatlıkla kullanabilirsiniz.