Bacillus cereus ve sebep olduğu gıda zehirlenmeleri ile ilgili daha önce bir makale yayınlamıştık. Yine Bacillus cinsine mensup; fakat gıda zehirlenmesinden öte, zoonoz özellikli ve öldürücü Anthrax (Şarbon) enfeksiyonu etkeni Bacillus anthracis hakkında da bilgi vermek istedik.
B. cereus ağırlıklı olarak gıda zehirlenmelerinden sorumluyken, aynı familyaya ait bir tür olan B. anthracis çok farklı ve tehlikeli bir enfeksiyona neden olmaktadır.
Anthrax, Bacillus anthracis tarafından oluşturulan septisemik özelikte akut infeksiyöz bir hastalıktır. Bütün memeli hayvanlarda görülebilir. Bulaşıcı bir hastalık olan Anthrax, aynı zamanda zoonoz bir hastalıktır; yani hayvanlardan insanlara da bulaşabilir. Anthrax’ın halk dilinde bilinen isimleri hayvanlarda “dalak” veya “şarbon”, insanlarda “karaçıban” veya “kasap çıbanı”dır.
B. anthracis bakterisinin sebep olduğu Anthrax, her bölgede ve her mevsim ortaya çıkabilir. Hastalığın etkeni olan Bacillus antchracis 1-2x3-8 mikrometre boyutlarında, aerobik (veya fakültatif aerobik), Gram pozitif, hareketsiz, sporlu (santral yerleşimli endospor) ve kapsüllü bir mikroorganizmadır.
Bacillus antchracis spor formu fiziksel ve kimyasal etkenlere karşı son derece dirençli olup doğa koşullarında 50-60 sene canlılığını ve enfektif özelliğini muhafaza edebilir.
B.anthracis sporlarının çevre şartlarına çok dayanıklı olması, akciğer şarbonunun ağır klinik tablosu ve direnç genlerinde yapılan oynamalar sonucunda, bakterinin biyolojik silah olarak kullanılması da söz konusu olmuştur.
Genç hayvanlar, ergin ve yaşlılardan daha duyarlıdırlar. Açlık, yorgunluk, yolculuk, kötü bakım koşulları, iç ve dış parazitler, fazla sıcak ve soğuk hava, iyi beslenememe gibi stres faktörleri hastalığın çıkış ve yayılışına büyük ölçüde yardımcı olurlar. Hastalanan hayvanlar, ölümden 1-2 gün önce sütleriyle, dışkı ve idrarları ile basil çıkarırlar. İyileşenlerin sütleriyle de kısa bir süre etken saçılabilir.
B. anthracis ölen hayvanların vücudunda spor oluşturmaz. Ancak, hayvana otopsi yapılırsa veya ölen hayvanların ölümünden sonra tabii deliklerden gelen kanın hava ile temasında basiller spor verirler. Bu nedenle kadavralar açılmadan meralardan ve akarsulardan uzak yerlere iki metre kadar derine gömülmeli ve üzerine sönmemiş kireç dökülmelidir.
Bulaşık meralarda otlayan hayvanlar veya buradan elde edilen enfekte yemleri yiyenler hastalığa yakalanır. Özellikle otların kurumaya başladığı dönemlerde, dikenlerin ağızda açtığı yaralardan mikroplar kolayca vücuda girer.
Ahırlardaki hayvanlar bulaşık yem ve otlarla mikrobu alırlar, solunum ve deri yolu ile de hastalık bulaşabilir.
Hasta hayvanla temas eden insanlarda da bulaşma görülebilir. Hayvanın kanı ya da vücut akışkanları ile temas, mikroorganizmanın bulaşmasına yol açabilir. Veterinerler, çobanlar, hayvan yetiştiriciler ve ölen hayvanların leşlerinin ortadan kaldırılması ile görevli olanlar bu tehlike ile sürekli olarak karşı karşıyadırlar. Ayrıca hayvan ürünlerini (yün, et, kemik, deri) işleyenler ve bu ürünleri taşıyanlar da mikrop kapabilirler.
B. anthracis sporlarını vücuda girişi 3 yolla olur; dolaysıyla hastalığın 3 formu bulunmaktadır:
Deri şarbonu/Kutanöz Anthrax:
Mikroorganizmanın vücuda girdiği bölgede 12-36 saat içinde kaşıntılı, papül, vezikül ve püstülle karakterize; üzerinde siyah bir kabuk bulunan nekrotik ülserler görülür. Yine bağ dokusu, boyun, göğüs ve göz kapaklarının deri altı dokusunda ödemler ve bu ödemli alanın üstünde vesikülle karakterize bir şekilde de görülebilmektedir.
Hastalığın henüz vücuda yayılmadığı lokal döneminde, vücudun savunma sistemi mikroorganizmayı inaktive edebilir. Erken teşhis söz konusu olmadığı durumlarda etken, kan yoluyla çevre doku ve organlara sızması mümkündür. Sistemik hale gelen enfeksiyon, septisemi oluşturarak ölüme sebep olabilir. Ölüm oranı %10-20’dir.
Hastalığın gelişiminde ilk belirtiler, tüm yangılanmalarda olduğu gibi, kırgınlık, kontrolsüz bir titreme, başağrısı ve kusmadır. Ateş her zaman görülmeyebilir.
Akciğer Şarbonu/İnhalasyon Anthrax:
Özellikle hayvan yünleri ve kıllarıyla uğraşanların sporları solumasıyla meydana gelmektedir. Ağır bir hemorajik bronko-pnömoni ile karakterizedir. Akciğer şarbonu yüksek oranda ölümle sonuçlanır. Bu yolun tehlikeli olmasının nedeni, hastalığın klasik belirtilerinin gizli kalabilmesidir. Soğuk algınlığını taklit edebilir, yüksek ateş, göğüs ağrısı vardır. Hızla sistemik hemorajik patoloji gelişir. Soluk alma zorluğu, şok ile 1-2 gün içinde ölümle sonuçlanır ve ölüm oranı %90’dır.
Bağırsak şarbonu/Gastrointestinal Anthrax:
İyi pişmemiş kontamine etin yenilmesi ile bulaşır. Bağırsağın akut iltihabı ile karakterizedir. Mide bulantısı, kusma, iştah kaybı, ateş, abdominal ağrı, kan kusma ve ishal görülür. Ölüm oranı %100’dür.
B. anthracis’in laboratuvar tanısı kan ve diğer vücut sıvılarından, deri lezyonlarında oluşan eksudadan, balgam ve dışkıdan alınacak örnekler ile yapılabilir.
Hasta hayvanlarda tedavi mümkün değildir. İnsanlarda ise erken teşhis çok önemlidir. Tedavide Penisilin, doksisilin ve Siprofloksasin gibi antibiyotik ajanlar kullanılabilir.
Hayvanların korunması:
Hastalıktan korunmada öncelikle hayvanların etkene maruz kalmaması için önlemler almak gereklidir.
- Hayvanların dengeli beslenmesi, su ihtiyaçlarını durgun sulardan karşılamamaları, bakım koşullarının iyi olması gerekmektedir.
- Kötü bakım ve fazla stres, hayvanların etkeni almalarını kolaylaştırmaktadır.
- Aynı ahır içerisinde olabilecek hasta hayvanların sağlıklılardan ayrılması ve karantinaya alınması, bulaşık mera ve ahırların kullanılmaması, sağlıklı hayvanların aşılanması da önemli korunma yolları arasında yer almaktadır.
- Enfeksiyon şüphesi olan hayvanların, tüketilmemesi; imhasının usulüne göre yapılıp, sönmemiş kireç kuyusuna bırakılan hayvanların üzerleri kapatılmalıdır.
İnsanların korunması:
- Anthrax şüpheli hayvanlarla temastan kaçınılmalı; hayvanlar kesilmemeli ve yüzülmemeli.
- Bulaşık şüpheli kıyafet, eldiven ve diğer tüm malzemeler yakılarak imha edilmeli.
- Karantina kurallarına uyulmalı.
- Bulaşma şüphesi olan gıda ve suların tüketimi engellenmeli.