HABERLER

MAKALE Laboratuvar Kurmanın İşletmenize Sağlayacağı Avantajlar:

Maliyet Avantajı:
Kendi laboratuvarınızı kurarak dış laboratuvarlara sürekli numune göndermekten kaynaklanan yüksek analiz maliyetlerini önemli ölçüde azaltırsınız. Yıllık analiz maliyetlerini %40-60 oranında düşürerek önemli bir tasarruf sağlarsınız.

Hızlı ve Güvenilir Sonuçlar:
Kendi laboratuvarınızda yaptığınız analizlerle hızlı sonuçlar elde eder, üretim süreçlerinde oluşabilecek aksaklıkları önleyebilirsiniz. Bu sayede ürünlerinizi zamanında piyasaya sunabilir ve müşteri memnuniyetini artırabilirsiniz.

Ürün Kalitesi ve Raf Ömrü Güvencesi:
Düzenli analizlerle ürünlerin raf ömrünü ve stabilitesini takip ederek müşteri beklentilerine uygun kalitede ürünler sunabilirsiniz. Makale'nin
MAKALE Et ve et ürünleri sektöründe faaliyet gösteren işletmeler için hijyen ve kalite kontrol, ürün güvenliği ve tüketici sağlığı açısından kritik bir öneme sahiptir. Diatek, et üreticilerine yönelik uygun maliyetli ve kapsamlı bir mikrobiyoloji laboratuvarı kurulum hizmeti sunarak, firmaların tüm yasal gereklilikleri karşılamalarına ve kendi analizlerini yapabilmelerine olanak tanıyor. Bu laboratuvar sayesinde, üretim sürecinizde mikrobiyolojik riskleri ortadan kaldırabilir, ürün güvenliğini garanti altına alabilirsiniz.

Et ve et ürünlerinde mikrobiyolojik analizlerin düzenli yapılması, Gıda Güvenliği Yönetmeliklerine ve uluslararası standartlara (ISO 22000, HACCP, BRC, IFS) uygun üretim yapmanın en temel gerekliliklerinden biridir. Makale'nin
MAKALE Diatek’ten Kozmetik Şirketlerine Uygun Fiyatlı Özel Laboratuvar Kurulumu!

Kozmetik sektöründe üretim yapan firmalar için hijyen ve kalite kontrol, marka güvenilirliği ve tüketici sağlığı açısından kritik bir öneme sahiptir. Diatek, kozmetik üreticilerine yönelik uygun maliyetli ve eksiksiz bir mikrobiyoloji laboratuvarı kurulum hizmeti sunarak, firmaların tüm yasal gereklilikleri karşılamalarına ve kendi analizlerini yapabilmelerine olanak tanıyor. Bu laboratuvar sayesinde, kozmetik ürünlerinin raf ömrü boyunca mikrobiyolojik olarak güvenli kalmasını sağlayabilir, olası kontaminasyon risklerini minimize edebilirsiniz.

Kozmetik ürünlerinde mikrobiyolojik analizlerin düzenli yapılması, tüketici sağlığını korumanın yanı sıra, ISO 22716, GMP, FDA gibi uluslararası hijyen standartlarına uygun üretim yapmanın da en temel gerekliliklerinden biridir. Makale'nin
MAKALE Mikrobiyolojik analizlerde kullanılan besiyerleri, gıda sektöründe ve klinik laboratuvarlarda son derece kritik bir rol oynamaktadır. Ürünün nihai kalitesi ve güvenilirliği, üretim aşamasından müşteriye ulaşana kadar izlenen kalite kontrol süreçlerine bağlıdır. CLSI M22-A3 standardı, ticari olarak üretilen besiyerlerinin kalite kontrol prosedürlerini belirlerken, maksimum kabul edilebilir kontaminasyon oranını %0,5 olarak tanımlamaktadır  Belgeyi incelemek için tıklayınız :  CLSI M22-A3 Bu makalede, besiyerlerinin üretim sürecinde dış kaynaklı kontaminasyon etmenleri – özellikle nakliye ve dağıtım aşamasında ortaya çıkan ortam sıcaklığı, nem ve diğer lojistik koşullar – detaylı olarak ele alınacaktır. Makale'nin
MAKALE
Eski Kriterlerde Yapılan Çıkarmalar ve Değişiklikler

Pastörize Süt
Eskiden pastörize süt için uygulanan Enterobacteriaceae limiti kaldırılmış; yerine Listeria monocytogenes ve Salmonella tespiti zorunlu hale getirilmiştir. Bu değişiklik, süt ürünlerinde oluşabilecek ciddi sağlık risklerini azaltmayı amaçlamaktadır.

Fermente Süt Ürünleri
Fermente süt ürünlerinde daha önce E. coli limiti uygulanıyordu. Yeni düzenlemede bu kriter kaldırılarak, özellikle E. coli O157 ve Listeria monocytogenes analizlerinin yapılması zorunlu kılınmıştır. Bu adım, fermente ürünlerde meydana gelebilecek patojenik risklerin daha etkin bir şekilde izlenmesine olanak tanımaktadır. Makale'nin
MAKALE 1. Salmonella Bakterisinin Bulaşma Yolları ve Riskli Gıdalar

Salmonella, genellikle hayvansal gıdalardan bulaşan ve insanlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen bir bakteridir. Enfeksiyon, kontamine olmuş gıdaların tüketimi sonucu ortaya çıkar. Özellikle şu gıdalar yüksek risk taşımaktadır:

Tavuk eti ve diğer kanatlılar

Çiğ veya az pişmiş yumurta

Pastörize edilmemiş süt ve süt ürünleri

Deniz ürünleri

Yetersiz hijyen koşullarında hazırlanmış soslar (örneğin mayonez)

Gıda mühendisleri, üretim süreçlerinde hijyen standartlarının uygulanmasını sağlayarak bu riskleri minimize edebilir.

2. Belirtiler ve Risk Grupları

Salmonella enfeksiyonu genellikle gastroenterit (mide-bağırsak enfeksiyonu) ile kendini gösterir. Makale'nin
MAKALE Enterekok Bakterilerinin Sebepleri

Enterekok bakterilerinin Antep fıstığında bulunması, birden fazla faktörün bir araya gelmesiyle ortaya çıkar:

Hasat ve Depolama Koşulları: Hasat sırasında hijyenik olmayan ekipman ve ortamlarda fıstığın kirlenmesi mümkün olabilir. Uygun olmayan nem ve sıcaklık, bakterilerin çoğalmasına olanak tanır.

Sulama Suyu Kirliliği: Antep fıstığı ağaçları sulanırken kullanılan suyun mikroorganizma içerme ihtimali vardır. Kontamine su, bakteriyel bulaşa neden olabilir.

Hasat Sonrası Taşıma ve Paketleme: Taşıma ve depolama aşamalarındaki hijyen eksikliği, Enterekok bulaşına yol açabilir.

İşleme Teknikleri: Kavurma gibi ışleme yöntemleri yeterince etkin olmadığında, bakteriler ölmeyip hayatta kalabilir.

Riskler ve Zararları

Enterekok bakterileri, insan sağlığı açısından çok ciddi riskler taşır. Makale'nin
MAKALE Türk Gıda Kodeksi'nde %100 Meyve Sularına Dair Düzenlemeler

Türk Gıda Kodeksi - Meyve Suyu ve Benzeri Ürünler Tebliği (Tebliğ No: 2009/30) uyarınca, %100 meyve suları, doğrudan meyve veya meyve püresi kullanılarak üretilen ve hiçbir katkı maddesi içermeyen ürünler olarak tanımlanmıştır. Bu tanım, aşağıdaki hususları içerir:

Katkı Maddesi Yasağı:

Tebliğ, %100 meyve sularında koruyucu madde, tatlandırıcı, renklendirici gibi katkı maddelerinin kullanılmasını yasaklar.

Bu yasak, ürünün tamamen doğal olmasını ve tüketicilerin "%100" ifadesine güvenebilmesini sağlamak amacı taşır.

Ambalajlama ve Dayanıklılık:

Koruyucu maddeler yerine, ürünün dayanıklılığını artırmak için uygun pastörizasyon ve sterilizasyon gibi ısıl işlemler kullanılmaktadır. Makale'nin
MAKALE Doğal koruma yöntemlerine ek olarak, %100 limon suyu ve nar ekşisinin kendi içeriğinde bulunan doğal asitler de koruyucu bir etkiye sahiptir. Limon suyu, içeriğindeki sitrik asit nedeniyle pH seviyesini düşürerek mikroorganizmaların çoğalmasını engeller. Benzer şekilde, nar ekşisi de doğal olarak asidik bir yapıya sahip olduğu için mikrobiyal bozulmaya karşı direnç gösterir. Bu nedenle, uygun şartlarda üretilen ve saklanan %100 limon suyu ve nar ekşisi ürünlerinde ek koruyucuya gerek kalmadan yeterli raf ömrü sağlanabilir. Bu doğal yöntemlerden biri de DiaNatura Base ürünümüzdür. Bu ürünümüzü incelemek için tıklayınız. 

Sonuç olarak, gıda mühendisleri olarak görevimiz, mevzuata uygun ürünler geliştirirken tüketici sağlığını ön planda tutmaktır. Makale'nin
MAKALE Hazır Besiyerlerinin Önemi ve Kullanım Alanları

Hazır besiyerleri, mikroorganizmaların laboratuvar ortamında üretilmesi ve incelenmesi için formüle edilmiş, besin ögeleri açısından zengin ortamlardır. Gıda ve kozmetik üreticileri, ürünlerinin mikrobiyolojik kalitesini değerlendirmek, patojenlerin varlığını tespit etmek ve hijyen standartlarını sağlamak amacıyla bu besiyerlerini kullanırlar.

Diatek Hazır Besiyeri Ürünleri ve Özellikleri

Diatek olarak, farklı analiz ihtiyaçlarına yönelik çeşitli hazır besiyeri ürünleri sunmaktayız:

Hypet Media: 90 mm'lik gamma steril petriler kullanılarak hazırlanan bu besiyeri grubu, genel mikrobiyolojik analizlerde kullanılır. 10'lu shrinkli ve vakumlu özel güvenli koruma paketlerinde sunulur. Makale'nin
MAKALE BRC standardı, gıda üretim firmalarının güvenli bir şekilde üretim yapmasını sağlarken aynı zamanda müşteri gerekliliklerini karşılamasına yardımcı olur. Standart, üretimden ambalajlamaya, depolamadan dağıtıma kadar tüm aşamaları kapsar. Bu süreçlerde hijyen, izlenebilirlik, risk analizi ve kritik kontrol noktaları (HACCP) gibi temel gerekliliklere uyulmasını şart koşar. Ayrıca, çalışanların hijyen eğitimi, tedarikçi yönetimi ve ürün geri çağırma prosedürleri gibi konulara da büyük önem verir.  
Firmaların BRC standardına uygun çalışabilmesi için, ilk adım olarak kapsamlı bir HACCP planı oluşturması gerekir. Bu plan, üretim süreçlerindeki olası tehlikeleri belirlemeye ve kontrol altına almaya yönelik olmalıdır. Ayrıca, dokümantasyon ve kayıt tutma süreçlerinin eksiksiz olması gerekir. Makale'nin
MAKALE
İklim Değişikliğinin Gıda Hijyeni Üzerindeki Etkileri

Mikrobiyal Kontaminasyon Riskinin Artışı

Artan sıcaklıklar ve nem, gıdalarda zararlı mikroorganizmaların üremesini kolaylaştırmaktadır. Salmonella, Listeria ve E. coli gibi patojenlerin çoğalma hızları iklim değişikliği ile artış göstermektedir. Özellikle soğuk zincirin sürdürülemediği durumlarda bu risk daha da yükselmektedir.

Aşırı Hava Koşulları Nedeniyle Bozulma

Sel, kuraklık gibi aşırı hava olayları, üretim alanlarında ve gıda işleme tesislerinde hijyen standartlarını tehdit etmektedir. Sel baskınlarıyla birlikte su kaynaklarının kirlenmesi ve üretim alanlarına zararlı maddelerin taşınması, gıda güvenliğini riske atmaktadır. Makale'nin