HABERLER
MAKALE
Önceki makalelerimizde biyojenik aminlerin özellikleri ve tehlike yarattıkları gıdalardan genel olarak bahsedilmişti. Bu makalede, balık ve balık ürünlerinde sentezlenen biyojenik aminlere daha yakından bakıyoruz.
Balık ve balık ürünlerinde biyojenik amin üretimi direkt olarak balıktaki serbest aminoasit içeriği ile bağlantılı olmaktadır. Balığın bozulması veya ayrışması süresince, bakteriyel üretim, aminoasit dekarboksilasyon faaliyeti ve proteoliz aktivitesinden dolayı amino asitler serbest kalmakta ve biyojenik amin üretilmektedir. Biyojenik aminler düşük molekül ağırlıklı organik bazlardır ve mikrobiyal, bitki ve hayvan metabolizması tarafından sentezlenmektedirler.
Makale'nin
MAKALE
Canlı organizmayı oluşturan hücrelerin yaşam faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için suya gereksinimleri vardır. Su yaşam için en zorunlu maddelerden birisidir.
Suyun insan sağlığı açısından önemi nedir?
Suyun insan sağlığını olumsuz yönden etkilemesinin nedenleri iki başlıkta toplanabilir:
1. Zararlı biyolojik etkenlerin bulunması
2. Endüstri artıklarından doğan kimyasal ya da radyoaktif kirleticilerin bulunması.
Su kirliliğinde en önemli etken mikrobiyal kirlilik özellikle de “patojen (hastalık yapıcı) organizmalar”dır.
Su kirliliğinin en tehlikeli şekli ise sucul ortama insan dışkısının girmesidir.
Bir çok hastalık insan veya bazen hayvanların patojen saçan dışkılarının su veya gıdaları kontamine etmesiyle ve daha sonra bunların tüketilmesiyle dışkı-ağız (fekal-oral) rotalı bir yolla bulaşmaktadır.
Makale'nin
MAKALE
Gazlı içecekler, karbondioksit ile gazlandırılmış olan meyveli, aromalı, kola, tonik gibi içeceklerdir. Bu ürünler satüre edilmiş karbondioksit gazın yanı sıra boya maddeleri, sodyum benzoat, kinin (sülfat tozu), kafein, alkol, sakkaroz, glikoz, früktoz, glikoz şurubu, früktoz şurubu veya invert şeker şurubu ve bunlarla birlikte yalnız başına tatlandırıcılar, aromalar (taklit ettiği ürünün kokusunu veren kimyasallar), laktik asit, uçucu asitler ve diğer katkı maddelerini barındırır. Gazlı içecekler diğer uyuşturucular gibi bağımlılık yapar ve haz duygusuyla birlikte vücuda zarar verir.
Birçok konvansiyonel üründe olduğu gibi katkı maddelerinin cirit attığı bu ürünler de obezite, diyabet, diş çürümesi, kemik sorunları, beslenme bozuklukları, kalp hastalığı, gıda bağımlılığı ve nörolojik sorunlar yaşatır.
Makale'nin
MAKALE
Tam değerli proteinler yönünden zengin hayvansal yiyecekler arasında önemli bir yer tutan süt ve süt ürünleri, özellikle de kaliteli peynir tüketimi, her yaştan insanların vücut gelişimi ve sağlıklı yaşam açısından en önemli kriterlerden biridir. Dengeli beslenen bir kişinin diyetinde günde 30gr kadar peynir bulunması gereklidir. Peynir ayrıca yağ ve mineral maddelerden de zengin olduğu için, kolay sindirilebilen ve beslenme değeri oldukça yüksek bir gıdadır. Özellikle büyüme dönemindeki çocuklarda, hastalık dolayısıyla vücut direncinin düştüğü durumlarda ve hastalık sonrası nekahat döneminde dokuların güçlendirilmesi için peynir tüketimi gereklidir. Peynirin içerdiği yüksek protein oranı, hasar görmüş karaciğer hücrelerinin onarımı için de gereklidir.
Makale'nin
MAKALE
Yıllar içinde dünya nüfusunda görülen büyük artış ve teknolojinin de hızla gelişimine paralel olarak insanların yaşam standartları da gün be gün değişiklikler göstermektedir. Özellikle büyük şehirlerde yaşayan insanların yaşam standartlarının yükselmesi için, her alanda bir çok yenilik ve teknolojik gelişmeler her gün hayatımıza yeni yeni ürünlerin girmesini sağlamaktadır.
Nüfus ve hayat standartları arttıkça, her konuda, özellikle temel ihtiyaçlar olan gıda ve tekstil gibi alanlarda da endüstrileşme artmaktadır. Artan bu endüstrileşme ise gıda sanayinde işlenmiş gıdaların üretimini ve tüketimini günlük hayatın bir parçası haline getirmiştir. Günümüzde hemen her toplumda, insanların büyük bir yüzdesi endüstriyel gıdaları sürekli olarak tüketmektedir.
Makale'nin
MAKALE
Günümüzde gıda güvenliği denince akla ilk gelen konular hijyen ve iyi üretim uygulamalarıdır. Her iki konu da gıda patojenleri ile birinci dereceden ilgilidir. Gıda patojenlerinin insan sağlığı üzerine etkileri uzun yıllardır bilinmekte ve he geçen gün literatüre konu ile ilgili farklı bilgiler eklenmektedir. Gıda patojenleri, kendi aralarında hastalık oluşturma dereceleri, hastalık oluşturmaları için gıdalarda bulunması gereken miktarlar, salgıladıkları toksinler gibi çeşitli kriterler ile değerlendirilirler. Bu patojenleri tanımlamak ve miktarlarını tespit etmek için bir çok analiz yöntemi uygulanmaktadır. Aynı zamanda hijyenik gıdalar üretebilmek için üretim ve saklama ortamları için önlemler alınmaktadır.
Makale'nin
MAKALE
Süt ve mamülleri arasında önemli bir yeri olan tereyağı, ekonomik değeri bakımından da önemli bir süt ürünüdür. Tereyağı, önceleri kozmetik ve ilaç olarak kullanılmıştır. Tereyağının, gıda maddesi olarak taşıdığı önem 19.asrın başlarına kadar yaygın olarak bilinmiyordu. Asrımızın başında tereyağının insan beslenmesindeki önemi tam olarak anlaşılmıştır. Teknik olarak keçi, koyun gibi evcil hayvanların sütü de tereyağ yapımına elverişli olmakla beraber, tereyağı hemen takiben inek sütünden elde edilir.
Anadolu'da tereyağı genelde kendi ihtiyacı için yayık ayrandan üretilen tereyağıdır. Geçmiş dönemlerde genellikle ev tipi tereyağı üretimi yaygınken, günümüzde sanayi üretimi geleneksel üretimin yerini almış ve teknolojinin gelişmesi ve farklı katkılar eklenmesi ile tereyağı üretimi de çeşitlenmiştir.
Makale'nin
MAKALE
Enterobacter sakazakii (Cronobacter spp.), Enterobacteriaceae familyasında yer alan, hareketli, Gram-negatif çubuk sekilli bir bakteridir. Önceleri Enterobacter cloacae’nın sarı pigment olusturan bir varyantı oldugu düsünülüyordu. 1980’de Enterobacter sakazakii ile Enterobacter cloacae arasındaki DNA-DNA hibridizasyon, biyokimyasal reaksiyonlar, sarı pigment olusturan koloniler ve antibiyotik duyarlılıgındaki farklılıklardan dolayı Enterobacter sakazakii yeni bir tür olarak tanımlanmıstır.
Bağırsak kökenli koliform grup içerisinde yer alan bu bakteri, tüm insan grupları için risk teşkil etmekle birlikte en çok, düşük doğum ağırlıklı, prematüre veya savunma sistemi baskılanmış bebeklerde, menenjit, nörolojik hastalıklar ve bağırsak iltihaplanmalarına sebep olmaktadır. Bebeklerde ölüm oranı %50’lere kadar çıkabilmektedir. E.
Makale'nin
MAKALE
Yoğurt, laktik asit fermantasyonu sonucunda elde edilen ve canlı laktik asit bakterileri içeren besin değeri yüksek, fermente bir süt ürünüdür. Yoğurdun ilk olarak kimlerce ve nasıl üretildiği üzerine kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, en az 5400 yıldır insanların yoğurt ürettikleri bilinmektedir. Geçmişten beri yoğurt yapımı, özellikle soğutma olanağı olmayan yerlerde veya dönemlerde
sütün en kolay ve güvenilir şekilde değerlendirilmesini saplamıştır. Yabancı dillerde de Türkçe’den alınarak türetilen yoghurt, yogurt gibi isimler yoğurt için kullanılmaktadır. Avrupa'nın yoğurt ile tanışması ise Osmanlı zamanında Kanuni Sultan Süleymanın emriyle Balkanlar'daki sancaklardan Avrupa'daki bazı krallara şifalı yiyecek olarak gönderilmesiyle olmuştur.
Makale'nin
MAKALE
Gıdaların, özellikle de hayvansal gıdaların üretim prosesleri sırasında hijyen ve iyi üretim kurallarına yeterince uyulmaması sonucu, pek çok zararlı mikroorganizma ile kontamine olmaları mümkündür. Özellikle paketleme aşamasında ve sonrasında, soğuk zincir uygulamasında yapılan hatalar sonucunda, kontaminasyon riski daha fazladır. Bunun yanında hijyen kurallarına uymayan personel veya kirli alet-ekipman ile, fekal kontaminasyon riski yüksek düzeylere çıkar. Kontaminasyonu gerçekleştiren mikroorganizmaların bir kısmı gıdadan insana geçişte herhangi bir hastalık oluşturmazken, bazı mikroorganizmalar gıda zehirlenmelerine yol açarlar. Bu mikroorganizmalar, indikatör mikroorganizmalardır.
İndikatör mikroorganizmalar gıda sanayinde kurallara uygun üretim yapılıp yapılmadığının göstergesi olarak değerlendirmektedir.
Makale'nin
MAKALE
Koliformlar, sıcak kanlı hayvanların bağırsaklarında yaşayan ve hayvanların fiziksel atıklarında, dışkılarında ve doğal olarak da toprakta bulunabilen, farklı türlerde bakteri tipleridir.
Koliform grup bakteriler, Enterobacteriaceae familyası içinde yer alan, fakültatif anaerob, gram negatif, spor oluşturmayan, 35°C' de 48 saat içinde laktozdan gaz ve asit oluşturan, çubuk şeklindeki bakterilerdir. Bu grupta yer alan ve gıda mikrobiyolojisi açısından önemli olan mikroorganizmalar; Citrobacter freundii, Enterobacter aerogenes, Enterobacter cloacae, Escherichia coli ve Klebsiella pneumoniae 'dir. Koliformlar çoğunlukla insan sağlığı açısından tehlike arz eden hastalıklar oluştururlarken, bazı türleri hafif enfeksiyonlara, bazı türleri de özellikle su kaynaklı enfeksiyonlara sebep olurlar.
Koliform grup mikroorganizmalara pek çok gıda hammaddesinde rastlanmaktadır.
Makale'nin
MAKALE
Gıda zehirlenmeleri, gıdaların canlılarda meydana getirdikleri hastalıklardır. Gıda zehirlenmeleri, gıdalarda bulunan patojen bakterilerin direkt hastalık meydana getirmesi (enfeksiyon) veya bu patojen bakterilerden bazılarının gıdalarda toksin salgılamaları sonucu (intoksikasyon) meydana gelebilir.
Herhangi bir kimyasal, fiziksel veya organik madde sindirildiğinde, solunduğunda, emildiğinde (absorbsiyon) veya enjekte edildiğinde; küçük miktarlarda bile kimyasal etkileri ile yapılara zarar verebiliyor ve fonksiyonları bozabiliyorsa, bu maddeye zehir, olaya ise zehirlenme denilmektedir.
Genel olarak zehirler vücuda sindirim, solunum, deriden emilim veya enjeksiyon yoluyla alınmaktadır. Zehirlerin vücuda giriş yolunda ilk sırayı ağız yolu ile giriş almaktadır.
Gıda zehirlenmelerinde sindirim yolu ile zehirlenme ilk sırada gelir.
Makale'nin